İl Müftümüz Selami Emen Kabalak Köyünde Çanakkale Zaferini Anlattı.

Kabalak Köyünde Caminde gerçekleşen programa vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. İl Müftümüz Selami Emen tarafından anlatılan Çanakkale Zaferi ve Hz. Peygamber’in hayatı vatandaşların duygu dolu anlar yaşamasına neden oldu. Program sonunda Çanakkale Şehitleri için okunan hatm-i şeriflerin duası yapıldı.

Müftü Emen’in sohbetinden öne çıkan başlıklar şöyle;

Rahmet Tecellisinin Dört Şartı Vardır.

Rahmet tecellisinin dört şartı vardır. İnanmak, elden geleni yapmak, sabretmek ve hak etmek. Çanakkale şehitleri imkansızlıklara sığınmadılar. Şartlara teslim olmadılar. Ellerinden geleni yaptıktan sonra Allah’a iltica ettiler ve imkansızı başardılar. Önce zaferi hak etmek lazım.

Hiçbir Savaş Tarihin Akışını Çanakkale Zaferi Gibi Değiştirememiştir.

Çanakkale, henüz bıyıkları terlememişlerin, karın tokluğuna askere alınmışların, eşini, çocuğunu savaşa göndermiş ve kendi canını da siper etmiş kadınların, günahsızların, vatan aşkıyla yanıp tutuşanların, vatan ve bayrak sevgisiyle, yiğitlikle, cesaretle, düşmana duyulan kin ve öfkeyle, 1914'ün sıcak bir Ağustos akşamı başlayan ve 18 Mart 1915 günü tarihe şanlı bir zafer olarak kazınan, her satırında insanlık gururu olan bir destandır. Hiçbir savaş tarihin akışını Çanakkale Zaferi gibi değiştirememiştir. Çanakkale Zaferi bir efsane değil, 100 yıl önce bir devrin değiştiği yerdir. Tarihin en kanlı, en acımasız çatışmalarına sahne olan Çanakkale Savaşı'nda, kadın, erkek, genç, yaşlı, çocuk tek bir vücut olarak Çanakkale'nin geçilemeyeceği ve bu mukaddes vatanın düşmana bırakılamayacağını tüm dünyaya duyurmuştur.

Çanakkale Zaferi, Aynı Zamanda Bir Kardeşlik ve Birlik Abidesidir.

Çanakkale'yi Çanakkale yapan gelenleri karşılayan insanlardaki asil ruhtur. Bu öylesine bir ruhtur ki; çelik ve barut, inancın, imanın ve azmin karşısında yenik düşmüştür. Çanakkale Zaferi, aynı zamanda bir kardeşlik ve birlik abidesidir. Anadolu'nun ve Rumeli'nin her köşesinden Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, yaşlısı ve genci cepheye koşmakta ve vatandaşlarını savunmada tereddüt etmemişlerdir.

Girmeden Tefrika Bir Millete, Düşman Giremez, Toplu Vurdukça Yürekler Onu Top Sindiremez.

Millet olarak hepimize düşen, Çanakkale’de medfun bulunan şehitlerimizin aziz ruhlarındaki muhabbet ve birlikteliği, genciyle yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle, doğusuyla batısıyla, kuzeyiyle güneyiyle yaşamaktır. Kardeşliğimizi, birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyenlere; aramıza fitne, fesat ve nifak tohumu ekmek isteyenlere asla fırsat vermemektir. Bugün de aynı iman, aynı gaye, aynı azim, aynı niyet, aynı duygulara sahip kardeşler topluluğu olarak barışı, huzuru, kardeşliği, adaleti, fazileti yeniden egemen kılmaktır. Unutmayalım ki, millet olarak tarihten ibret alıp Çanakkale ruhunu, birlik, beraberlik ve kardeşlik şuurunu diri tuttuğumuz müddetçe ulaşamayacağımız hiçbir hedef, başaramayacağımız hiçbir iş, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur. Yeter ki tefrikaya düşmeyelim. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif, ne de güzel ifade etmiştir: Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez, Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.