Tarım Kredi ile Vakıf Katılım Arasında Dev İşbirliği

Faizi ortadan kaldıran proje kâr-zarar ortaklığına dayanan işbirliği modelinin ilk imzası Tarım Krediye ait Adıyaman Kahta'da faaliyet gösteren badem ve fıstık işleme fabrikası için atıldı. Bir sezon boyunca geçerli olacak ortaklığın sonucunda elde edilen satış gelirlerinden, maliyetler düştükten sonra kalan tutar taraflarca konulan sermaye tutarı oranında paylaşılacak. Proje ile faiz ortadan kalkacak, 100 milyonluk hacim oluşacak.

“HEM ORTAKLARIMIZA HEM DE BÖLGE EKONOMİSİNE ÖNEMLİ KATKILAR SAĞLAYACAĞIZ"

Yatırım yapmanın, ülkeye hizmet etmek anlamına geldiğini belirteren Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Fahrettin Poyraz, "Bugüne kadar Tarım Kredi Kooperatifleri özellikle çiftçimizin ürün öncesi ihtiyaçlarının tedariki doğrultusunda ciddi bir sorumluluk üstlendi. Ama bundan sonra bizim hedefimiz sadece ürün öncesi değil, üretilmiş olan ürünün çiftçiden alınması ve pazara arz edilmesi noktasındaki kapasitemizi de artırmak olacak. Burada çalışmalarımıza başladık." diye konuştu.

Poyraz, Kahta'da açılışını yaptıkları tesisin de aslında ortaklarının ürününü değerinden pazara arz etmek üzere kurulmuş bir tesis olduğunu kaydederek, "Adıyaman, fıstık ve badem noktasında ciddi bir merkez konumunda. Yıllık yaklaşık 100 milyon lira civarında piyasa oluşmakta. Ayrıca burada ürettiğimiz ürünleri sadece yurt içinde değil, yurt dışına da satma, ihraç etme imkanına sahip olacağız. Böylece hem üretici ortaklarımıza hem de bölge ekonomisine önemli katkılar sağlayacağız." ifadelerini kullandı.

Adıyaman'ın Kahta ilçesi OSB içerisinde işletmeye alınan fabrikalarında badem ve fıstık konusunda sezonda, iş ortaklığı şeklinde çiftçi ortaklarından ürün alımı yapılacağını vurgulayan Poyraz, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Alımı yapılan ürünler fabrikamızda işlenecek, paketlenecek ve satışı gerçekleştirilecek. Projede mal alım için taraflarca işletme sermayesi katılımı sağlanacak. İlk etapta 50 milyon TL sermayeli bir alımın gerçekleştirilmesi planlanmakta. İşin sonucunda elde edilen satış gelirlerinden, maliyetler düştükten sonra kalan tutar taraflarca konulan sermaye tutarı oranında paylaşılacak. Vakıf Katılım ile yaptığımız müşarekenin ülkemiz finans sistemine ve özel sektöre örnek olmasını istiyoruz. Tarım Kredi Kooperatifleri, yaptığı tüm finansal işlerinde faizi ortadan kaldıracak modellere geçmeye çalışmaktadır. Bunu inşallah en kısa zamanda gerçekleştirecektir. Vakıf Katılım ile çıktığımız bu yol henüz başlangıçtır. Tüm katılım bankalarına ve özel sektöre örnek olmasını arzu ediyorum."

“VAKIF KATILIM İLE FAİZİ MALİYET UNSURU OLMAKTAN ÇIKARIYORUZ”

Genel Müdür Poyraz, Tarım Kredi Birlik’in finansman ihtiyacı noktasında, çiftçinin ürününün satın alınırken peşin ödeme yapıldığını, öz kaynak yeterliliği olmadığında bankalardan kredi kullanıldığını aktararak, “Bugünkü kredi faiz maliyetleriyle de yüzde 20’nin üzerinde maliyetle borçlanılır. Ürün işledikten sonra satılırken otomatik olarak faiz maliyeti fiyatların üzerinde koyuluyor. Vakıf Katılım ile yaptığımız sistem ile faizi maliyet unsuru olmaktan çıkarıyoruz. Bu modelin güzelliği burada... Çiftçiden ürün alırken ihtiyacımız olan parayı Vakıf Katılım’dan temin ediyoruz, sonra da masrafları çıkıp, diyelim ki 5 liraya mal ettik, 7 liraya ürünü sattık, 1 lirası Vakıf Katılım’a, 1 lirası da Tarım Kredi’nin hesabına... Önemli bir maliyet unsuru olan faizi sistemden bertaraf etmiş oluyoruz.” şeklinde konuştu.

Vakıf Katılım Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran da bu tarz proje ortaklıklarının katılım bankacılığı modelinin gelişimine önemli katkılar sağlayacağını belirterek, "Vakıf Katılım'ın açılış merasiminde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, katılım finans modelinin geliştirilmesi, tabana yayılması ve katılım bankacılığının özüne uygun çalışmaların çoğaltılması gerektiğini vurgulamış ve Vakıf Katılım’ın kuruluş amaçlarından birisinin de bu konu olduğunu belirterek, bizlere de önemli görevler tevdi etmişti. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz iş birliğinin bu doğrultuda hayata geçirilen önemli bir proje olduğunu vurgulamak isterim." şeklinde konuştu.

Katılım bankacılığının, temelinde ortaklık anlayışını benimseyen bir finansal sistem olduğuna işaret eden Oran, şunları kaydetti:

"Ancak çeşitli şartlar ve piyasa koşulları nedeniyle katılım bankacılığı son dönemlere kadar maalesef bu temel unsura yeteri kadar ağırlık veremedi. Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri ile hayata geçirdiğimiz proje ile Vakıf Katılım olarak bu temel prensip için önemli bir adım atıyoruz. Buradan elde edeceğimiz başarı ile bundan sonra çok daha fazla ortaklık projesi gerçekleştirerek katılım bankacılığının özüne uygun şekilde gelişmesine ve tabana yayılmasına destek olmayı hedefliyoruz."

"AMAÇ PİYASADA HASATTAN BİRKAÇ AY SONRA FİYAT ARTIŞLARINI ÖNLEMEK"

Tarım Kredi Birlik AŞ Genel Müdürü Hasan Hüseyin Demiröz ise Tarım Kredi Birlik AŞ’nin Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri’nin 14 şirketinden birisi olduğunu, diğer şirketlerinin çiftçiye mahsul elde etmesi için girdi sağladığını belirterek, Tarım Kredi Birlik AŞ’nin ise çiftçinin mahsulünü tüketiciyle buluşturduğunu anlattı.

Demiröz, Tarım Kredi Birlik AŞ’nin 8 fabrikası bulunduğunu, bunlardan birinin Adıyaman Kahta’da olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:

“Geçen hafta yaklaşık 3 bin ton badem, 3 bin ton Antep fıstığı üretim tesisinin açılışını yaptık. Bu rakamlar fabrikamızın tek vardiyalı üretimi... Bölgede 18 bin ton Antep fıstığı ve 5 bin ton badem var. 3 bin ton badem, 3 bin ton Antep fıstığının Adıyaman’a ve çevre illerine katacağı ticaret 100 milyon TL, çiftçiye sağlanan girdi... Biz o bölgede ortaklarımız olan kooperatif üyelerimizin ağaçlarındaki mahsulünü alacağız, hem bize olan borçlarını tahsil etmiş olacağız hem de onların ürününü piyasa şartlarında en değerli şekliyle satın almış olacağız. Diğer taraftan piyasada hasattan birkaç ay sonra fiyat artışlarını önlemek adına da bu ürünleri kendi fabrikalarımızda işleyip kendimize ait dağıtım kanallarıyla endüstriye, perakendeye ve tüketiciye ulaştırmış olacağız.” dedi.

Tüm ürünlerde olduğu gibi fıstık ve bademde de aynı politikayı izleyeceklerini bildiren Demiröz, "Çiftçi, hak ettiği karı ve geliri alacak. Biz buna piyasada hasat zamanı oluşan fiyat diyoruz. Bizim regüle etmeye çalıştığımız kısım ise hasattan birkaç ay sonra, ürün çiftçinin elinden çıktıktan sonraki fahiş haksız kazanç..." diye konuştu.

Demiröz, yakın zamanda fıstık fiyatları ile ilgili bir kriz yaşandığına işaret ederek, şöyle devam etti:

"Fiyatı 200 liraya kadar çıktı. Biz bunu çok belli etmek istemedik ama piyasaya soktuğumuz 100 ton Antep fıstığı ile rakamları 140 liranın altına düşürdük. Bunu Tarım Kredi Kooperatifi yaptı. Ramazan Bayramı öncesi 200 lira olan fıstık fiyatı 135 liraya kadar düştü. Bu baklavacıların açıklamalarıyla olmadı. Bizim piyasaya 120 liradan sunduğumuz yaklaşık 100 ton fıstıktan kaynaklı. Doğru zamanda doğru müdahale edersiniz hububatta on binlerce tonu 100-150 tonla da regüle edebilirsiniz."

Hem çiftçinin hem de tüketicinin hak ettiğini alacağını ve ürünün en uygun fiyatla tüketiciyle buluşacağını aktaran Demiröz, "Biz çiftçinin elinden 10 liraya alınan ürünün 6 ay sonra 50 liraya satılmasına müsaade etmemeye 'regülasyon' diyoruz. 13,14, 15 lira olabilir. Çünkü özel sektörü boğmak ve yok etmek gibi bir amacımız yok. Burada bu yatırım fiyatlara olumlu yansıyacak." diye konuştu.

"İHRACATA KATKI SAĞLAYACAK"

Toplantıda konuşan Vakıf Katılım Genel Müdürü İkram Göktaş ise, iş birliğinin katılım bankacılığının ruhuna uygun ortaklık anlayışı ekseninde hayata geçirileceğini, bir taraftan reel üretimle birlikte ülke ekonomisine destek olunurken, diğer taraftan katılım bankacılığının bilinirliğinin artırılması ve özüne uygun çalışmalar yapılmasına katkı sağlanacağını kaydetti.

Projenin kaldıracının ise Tarım Kredi Birlik AŞ tarafından Adıyaman'ın Kahta ilçesi Organize Sanayi Bölgesi (OSB) içinde kurulan badem ve fıstık işleme fabrikası olacağını belirten Göktaş, bu sayede bölge çiftçisinin, ürünlerini AB ülkeleri ve Rusya başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç etme şansı yakalayacağını vurguladı.

Göktaş, 60 bin dekarla ülkenin en fazla dikili badem ağacına sahip ili olan Adıyaman'ın, Antep fıstığı üretiminde de ciddi bir kapasiteye sahip olduğuna işaret ederek, "Türkiye, Antep fıstığında üretici anlamında dünya sıralamasında ilk 3'te yer alıyor. Fakat yapılan testlerde aflatoksine rastlanan ürünler ihraç edilemiyor. Kuru sistem işleme projesinin uygulanacağı bu fabrika sayesinde ihracatın önündeki önemli bir engel de ortadan kalkıyor. Çünkü fabrikadaki saklama ve üretim koşulları ürünlerde aflatoksin oluşmasını engelliyor." diye konuştu.

İstanbul’da düzenlenen törene, Bereket Sigorta ve Bereket Emeklilik Genel Müdürü Mahmut Güngör, Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Güneş, ilgili daire başkanları, birim müdürleri ile beraber çok sayıda davetli ve basın mensubu katıldı.