Tüm dünya, ülkemiz ve üyelerimiz arasında görev yapan kadınlarımızın bir Kaç gün önce andığımız,
8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Kadına şiddetle varlığını sürdüren, onları namus imgesi gibi görüp egolarını tatmin eden, eğitimsiz kalmaları için çaba sarf eden, hükmü altında ezen, yoluna, ufkuna, hayallerine örümcek ağı ören, iffetine, yaşam özgürlüğüne göz diken, göz dikenleri affedenler değil erkek, insan bile olamaz. Bunları adamlık vasfından tenzih ediyorum. Erkek bilek gücüyle, kadın dirayetiyle zekasıyla ve merhametiyle üstündür. Netice şu ki: Erkek kol kanat gerer, kadınsa yüreğini serer. Kavgamız ne kadar ayrı oluşumuz olsa da, hayatı anlamlandıran da bu iki cinsin bütünlüğüdür aslında. Kadını değerli kılan 'adam'lar ve adamı güçlü tutan kadınlar iyi ki varlar.
Toplumumuzda ne yazık ki baskılanan, özgürlüğü kısıtlanan, hakları görmezden gelinen, duyguları incitilen, belki hayal kurmasına bile izin verilmeyen, şiddete, tacize ve hatta cinayetlere kurban giden kadınlarımız olduğu bir gerçek. Daha kötüsü ise tüm bu hastalıklı ruhların kadınlara yaptıkları şiddet eylemlerini bazı saçma gerekçelere dayandırarak suçlarını hafifletebiliyor olmaları inanılmaz bir zafiyettir.
Devletimizin gerekli caydırıcı yaptırımları hukuki düzende yürürlüğe koyması, kadını koruması ve aile içi eğitim çok önemli. Tüm bu hastalıklı ruhların temelinde sevgisizlik ve bozuk aile ilişkileri yatıyor. Aile çocuğuna yeterli sevgiyi vermeli ve erkek çocuklarına kadına saygı duymayı öğretmeli.
Bu eğitim okullarda da desteklenmeli. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Allah kendisinden sonra yaratma gücünü kadınlara bahşetmiş olduğu için, nesiller kadınların doğurganlığı sayesinde devam ettiği için, dünyadaki her erkek varoluşunu bir kadına borçlu olduğu için ve ben de bir kadın olduğum için kendimi ayrıcalıklı hissediyorum.Büyük başarılar, kıymetli anaların yetiştirdikleri seçkin evlatlar sayesinde olmuştur" diyen Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanımı da Dünya Kadınlar Günü'nün de saygıyla ve rahmetle anıyoruz.