1-Gectiğimiz hafta sonu Akcakoca kent konseyinin olağan genel kurulu yapıldı. Katılımcıların az olduğu genel kurul oldukça soğuk bir havada geçerken, genel kurulda yapılan bir konuşma, kişisel kullanan kimi yöneticilerin seviyeyi ne kadar aşağıya çektiğini gösteren bir anı olarak hafızalara kaldı.Kent konseyinin mevcut başkanı ve yeni dönem başkan adayı olan Adnan Yaman ın, rakibi olan Ergun Aşçıya yönelik hakaret içeren sözleri, salonda bulunanlar üzerinde soğuk duş etkisi yaptı.Konuşmasında Ergun Aşçının alkol içmesini öne çıkaran Yaman, Sen gidersin balıkhaneye rakı sofrasını kurarsın. Biz rakı masasında sohbet edecek insanlar değiliz. Biz kimseye meze olmayız. 3 gün sonra Ramazana gireceğiz, içmeye devam edersin orada şeklinde konuşması, ne yazık ki ayıplanmak yerine, bir kaç kişi tarafından alkış aldı. Yaman ın söylediklerinden herhangi bir pişmanlık duymadığını gösteren rahat tavırları ve kongre süresi içerisinde kocaman ve yıldızlı bir ayıp olarak kent konseyi kongresine geçti. 2-Ayrıca Kent Konseyi tarafından Yerel gazete ve haber sitelerine teşekkür belgeleri verildi. Her yerel medya temsilcisi belge alırken, salonda bulunan Düzce Haber 380,Düzcesportif,Düzce81 Web tv sahibi,İstanbul Yerel Futbol Düzce temsilcisi İbrahim Tuzcu'ya teşekkür belgesi verilmemesi tepkilere neden oldu ve tarihe geçti.Ama şu an yıllardır yayın hayatında olmayan gazeteciye( Akçakoca Haber)belge verilmesi şaşkınlık yarattı. 3-Zaten Belediyeye yük olan bu kurum,şimdiye kadar Akçakoca'da faaliyetlerine hiç bir şey katmadığı gibi,kurum ve kuruluşların zamanını çalarak tepki topluyor.Bunun son örneğini son kongresinde hepimiz gördük.Ayrıca hiç bir faaliyet yapılmadığı gibi Turizm ilçesi olan Akçakoca^da sanayinin gelmesi için boşa zaman harcayan kurum hemen fesh edilmelidir.Çünkü size bir örnek vererek yazımı bitirmek istiyorum. 4-Bundan 6 yıl önce eski belediye başkanıFikret Albayrak tarafından kurulan Kent konseyi biriminde o yıllarda Akçakoca nın tarihi yapısını inceleyen bir kitap yazılması için bir heyet kuruldu.O heyette bende vardım,nedeni ise ben tam 9 kitap yazmıştım,o kurul beni dışladı ve ben onlara şunu söyledim siz bu kitabı çıkartın ben kendimi denize atacam demiştim.İşte gördüki 6 yıl boyunca bir kitabı yazıp çıkaramayan bir kurum size boş vaatlerde bulunarak,siz saygıdeğer Akçakoca'lıların boşa vakit harcamasına neden oluyor.Hiç bir varlığı olmayan bu kurum hemen lav edilmelidir.Akçakoca belediyesi bu kuruma % 2 bir pay vermektedir. Birde sözüm bu kuruma:Bir yazarı, bir haberciyi, bir halk adamını beğenmeyebilirsiniz. Ama ona hakaret etme hakkını kendinizde bulamazsınız.Gazete ve televizyon sahibini hiçe almayıp,meydanda olmayan bir gazeteye başarı belgesi vermeniz,sizlerin ne kadar yanlış bir iş yaptığınızın göstergesidir.Saygılarımla