Havalar ısındı, tatil sezonu başladı. İnsanlar bu ekonomik zorlukta yılın bütün stresini, geçim sıkıntısını, ömür kısaltan memleket problemlerini geride bırakıp dinlenmek için tatil yapacak yer arıyor. Üç tarafı denizlerle çevrili cennet gibi ülkede tatil yapacak yer var mı? Yok. Çünkü her yer parsellenmiş halde; kimileri tanıdıklara peşkeş çekilmiş kimileri de özel mülk halini almış. Şöyle parasız, paragöz işletmecilerin bilmediği bir yer bulup denize girseniz onda da ya jandarma izin vermez ya da başkalarının bıraktığı çerçöpler içerisinde bulursunuz kendinizi. Devletin sağladığı temiz, düzenli, ailelerin kullanabileceği o halk plajları artık neredeyse kalmadı. Mavi bayraklı plajlarda da illaki bir harcama yapmak zorunda bırakılıyorsunuz. Sözün özü emekçi yurttaşlarımıza deniz neredeyse yasak. Bakın bir örnek vereceğim. Dünyanın eşsiz sahillerini barındıran Akçakoca’da yaşananlar var. Çünkü Türkiye’nin dünyada da en iyi bilinen turizm merkezlerinden Akçakoca Plajlarındaki fiyatlar tatilcileri daha şimdiden çıldırtıyor. Çünkü Çuhallı plajında sahil bandında öyle fiyatlar gördümkü inanılmaz bir şekilde. Plaja girenler veya kafeteryalarda fiş kesme olayı varmı yokmu belli değil. Biliyorsunuz geçen yıl Akçakoca plajlarına veya yakınlarına araç park etmek için yüklü miktarda para alınmış bu olay ulusal basına düşmüştü Yani memleket toprağında bırakın tatil yapmayı nefes alsanız para ödeyeceksiniz. Plajları bırakalım turızm e ait işletmelerde sıkıntılar aynı,Kımse kontrol yapmıyor,il turızm müdürlüğü bu konuda yeterlimi değimli belli değil Maalesef her şeyi özelleştiren, vatandaşın tatilini bile paraya çevirmeyi amaçlayan bu iktidar olduğu sürece denize girecek yer bulamayacağız. Evet illa ki irili ufaklı koylar plajlar bulabilirsiniz. Ben yıllardır burada yaşıyorum,plajlara para ile girildiğini son 20 yıldır görüyorum, Neden  ben kendi memleketimde istediğim plajlara giremiyorum,neden yüklü miktarda para ödüyorum,ayrıca fiş kesme olayı yok,denetim yok,yok yok yok… Aklım mantığım almıyor bu işi... Bakın bu yazdıklarım sadece Akçakoca değil. Ege ve Akdenizi de sermayeye kaptırdık zaten. Oralardan umudu kesin. Yaşanan ekonomik kriz ile birlikte yurttaşın girecek deniz bulamaması bu yaz daha da gözümüze çarpacak gibi gözüküyor Zaten ben her yıl Akçakoca Turızmi için elimden gelen yazılarımı yazıyorum ama yeterli değil,Biliyorsunuz 3 Mavi Bayrak yerini pislik içinde rezalet plajlara dönüşmüş durumda,bundan herkes şikayetçi,ama gelin görünki siyasiler herşey güzel diyorlar Ayrıca bazı deniz sahillerindeki otel işletmeleride pay edilmiş durumda,buralara halkın girmeside yasak.Dah çok şey var yazılacak ama yazsak ne olur,bişey olmuyor,yazık oluyor,Akçakoca ya eski yöneticileri herkes mum gibi arıyor  Ben de yaz boyunca yeri geldikçe bu konuyu işleyeceğim. Saygılarımla